Perdeden değil, ekranlardan takip edeceğimiz Festival yaklaşıyor. Filmler gösterimler için hazırlanıyor. Betimleme metinleri yazılıyor, çeviriler yapılıyor... Biz hazırlıklara kısalardan başladık, ‘uzun lafın kısası’ size de onlardan bahsedeceğiz.
İlk yıldan beri programda yer alan Uzun Lafın Kısası’nda her yıl Türkiye yapımı kısa filmler arasından en beğendiklerimizi size sunduk. Bu yıl bu başlıkta 10 kısa film var;
Ceylan Özgün Özçelik’in korku ve dram türlerini harmanlayan bir kısa film ile başlayıp, fantastik ve kara komedi türlerini harmanlayacak bir uzun metrajlı ile bitecek yeni üçlemesinin ilk parçası olan 13+,
Gürkan Gürler’in psikolojik sorunları ve ilaç etkilerini gerçeküstü bir dünya içinde soyut deneysel animasyon teknikleriyle görselleştiren kısa animasyonu Açlık,
Engin Erden’in sıcak bir yaz günü sahildeki 8 ve 9 yaşlarındaki iki arkadaşın hikayesini anlattığı Ahtapot,
Dila Bulut’un erkeklerin dünyasına uyum sağlamaya çalışan bir kadının hikâyesine odaklandığı filmi Aries,
Doğuş Minsin’in yaşadıklarından sonra bir kırılma noktasına gelen Aytuğ karakterinin hikâyesini anlattığı Ayrık Otu,
Hasan Serin’in Bingöl’de bir köyde yaşayan Esma ve Serpil isimli iki küçük kızı anlatan Hello Afrika,
Sezen Kayhan’ın tarihi bir dizinin setinin sanat bölümünü tek başına idare etmek zorunda kalan Cansu'nun yaşadıklarını anlattığı İmparatorlukta Zor Bir Gün,
Enis Manaz’ın komşusunun televizyonunda gördüğü kelebekler ile hayatı tamamen değişen Abdurrahim’in yaşadıklarına odaklanan Kelebek Adam,
Nihan Belgin’in salgın boyunca vaktini evde geçirmek zorunda olan genç bir kadının varoluş sancılarına yer verdiği Kendini Yalnızca Kendinde Yok Et,
Ahmet Toğaç’ın büyük bir merkeze taşınma arefesinde olan şirketin eski santralinde çalışan Selamet’in tüm gününü tanımadığı insanların telefon konuşmalarını dinleyerek geçirmesini anlatan Kulak Misafiri.
Gösterimler sonrası yönetmenlerle yapacağımız söyleşileri de kaçırmamanızı tavsiye ederiz. Festival’de görüşmek üzere, sosyal medya hesaplarımızı takip etmeyi unutmayın.